14 Mayıs 2013 Salı

Kır Çiçeği Soldu


Yazmak neymiş anladım şu bir hafta içinde
Epeyden beridir yazmıyordum, daha doğrusu yazmak istemiyordum sana
Şair bozuntusu yanım yok olmaya yüz tutmuşken
Kelimeler aşkı anlatmazken sevda yangınları oluşmazken yüreğimde
Sen çıktın karşıma...

Oysa onsekiz yaşında bile değildin
Yaşamının baharında taze kır çiçeğiydin
Yazmaya çalışan, yazdıkça yedi veren gülü gibi açılıyordun
Hayata kendine ve bana bile...

Aşk nedir bilmezken yüreğin, aşkı yaşamaya çalışıyordun benimle
Sen beyaz kağıttın halbuki
Seni kirletemezdi bu yürek bu eller bu içimdeki şair bozuntusu...

Ağlayın bu akşam
Senin içindeki aşk için, sevda için ve Şarlo için...

Nereden aklıma geldi yine bilmem üstadım, bu benzetmeyi kullanmak
Biliyorsun ki şiir benzetme sanatıdır.
Her zaman bunu sana söylediğim gibi
Kimi şair börtü böceğe sarılır
Kimi şair ise çiçeğe
Ben ise insana daha doğrusu insanın ürettiklerine
Yüreğim şunu iyi bilir ki;
''Benim Kabe'm İnsandır''

Sessiz film oynuyordum hayatın içinde
Siyah beyaz bir filmdi şiirlerimle renklendiğini sanıyordum
Fakat yalan olan hayat gibiymiş her şey
Bir film karesindeki yaşanan aşk buna dahil
Şimdi ise bakıyorum o film karesinden...

Ne Şarlo kalmış ne de kır çiçeği
Yıkılan Kabe'min etrafında...


Penbegül Yılmaz'a ithaftır.

Efsane Etrafoğulları

3 yorum:

  1. Tebrik ederim,çok güzel yazmışsınız.

    YanıtlaSil
  2. İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?

    Özdemir Asaf

    YanıtlaSil

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.