Çıplak heykeller yapmalıyım. Çırılçıplak heykeller Nefis rüyalarınız için Ey önünden geçen ak sakallı kasketli, Yırtık mintanından adaleleri gözüken Dilenci Sana önce Şiirlerin tadını Aşkların tadını Kitaplardan tattırmalıyım Resimlerden duyurmalıyım, resimlerden...
Şu oğlan çocuğuna bak Fırça sallıyor Kokmuş manifaturacının ayağına Dörtyüzbin tekliğinden On kuruş verecek.
Seni satmam çocuğum Dörtyüzbin tekliğe. Ne güzel kaşların var Ne güzel bileklerin Hele ne ellerin var, ne ellerin
Söylemeliyim Yok Yok... meydanlarda bağırmalıyım, Bu küçük Güllerin buram buram tüttüğü Anadolu şehri kahvesinde Kiraz mevsiminin Sevişme vakti olduğunu.
Resimler seyrettirmeli, şiirler okutturmalıyım. Baygınlık getiren şiirler.
Kiraz mevsimi, kiraz Küfelerle dolu pazar. Zambaklar geçiriyor bir kadın. Bir kadın bir bakraç yoğurt götürüyor Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını Belediye kahvesinde hakla o eski, o yalancı O biçimsiz bizans şarkısı.
Sana nasıl bulsam, nasıl bilsem Nasıl etsem, nasıl yapsam da Meydanlarda bağırsam Sokak başlarında sazımı çalsam Anlatsam şu kiraz mevsiminin Para kazanmak mevsimi değil Sevişme vakti olduğunu...
Bir kere duyursam hele güzelliğini, tadını, Sonra oturup hüngür hüngür ağlasam Boş geçirdiğim bağırmadığım sustuğum günlere Mezarımda bu güzel, uzun kaşlı boyacı çocuğunun Oğlu bir şiir okusa Karacaoğlan'dan Orhan Veli'den Yunus'tan, Yunus'tan...
Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.
ŞİMDİ SEVİŞME VAKTİ
YanıtlaSilÇıplak heykeller yapmalıyım.
Çırılçıplak heykeller
Nefis rüyalarınız için
Ey önünden geçen ak sakallı
kasketli,
Yırtık mintanından adaleleri
gözüken
Dilenci
Sana önce
Şiirlerin tadını
Aşkların tadını
Kitaplardan tattırmalıyım
Resimlerden duyurmalıyım,
resimlerden...
Şu oğlan çocuğuna bak
Fırça sallıyor
Kokmuş manifaturacının ayağına
Dörtyüzbin tekliğinden
On kuruş verecek.
Seni satmam çocuğum
Dörtyüzbin tekliğe.
Ne güzel kaşların var
Ne güzel bileklerin
Hele ne ellerin var, ne ellerin
Söylemeliyim
Yok
Yok... meydanlarda
bağırmalıyım,
Bu küçük
Güllerin buram buram tüttüğü
Anadolu şehri kahvesinde
Kiraz mevsiminin
Sevişme vakti olduğunu.
Resimler seyrettirmeli, şiirler
okutturmalıyım.
Baygınlık getiren şiirler.
Kiraz mevsimi, kiraz
Küfelerle dolu pazar.
Zambaklar geçiriyor bir kadın.
Bir kadın bir bakraç yoğurt
götürüyor
Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını
Belediye kahvesinde hakla o eski,
o yalancı
O biçimsiz bizans şarkısı.
Sana nasıl bulsam, nasıl bilsem
Nasıl etsem, nasıl yapsam da
Meydanlarda bağırsam
Sokak başlarında sazımı çalsam
Anlatsam şu kiraz mevsiminin
Para kazanmak mevsimi değil
Sevişme vakti olduğunu...
Bir kere duyursam hele
güzelliğini, tadını,
Sonra oturup hüngür hüngür
ağlasam
Boş geçirdiğim bağırmadığım
sustuğum günlere
Mezarımda bu güzel, uzun kaşlı
boyacı çocuğunun
Oğlu bir şiir okusa
Karacaoğlan'dan
Orhan Veli'den
Yunus'tan, Yunus'tan...
Sait Faik Abasıyanık