Çisil çisil yağmur yağıyor
İçimden toprak kokusu yükseliyor.
Mevsim tavında, yüreğim ise zemheri ayazında
Her şarkı ayrı zaman kesitlerinde gezdiriyor.
Yer, gök şahit seni her gün andığıma...
Akşam güneşi senin saçlarını anımsattı birden
Sevdiğim yıldızlar daha parlak senin gözlerinde
Dinlediğim ne varsa unuttum senin sesinin buğusunda
Gözlerim nemli sen giderken fakat yüreğimdeki suretin yanımda
Eşsiz olan, sen varken seni sevmek değilmiş
Özlemeyi bilmekmiş yer gök şahitliği altında...
Üzerine düşen her damlada biraz ben varım
İlmek ilmek sana yağarım.
Yağdıkça ısınır yüreğin ben ise sağanak kalırım.
Nereye baksam gözlerini görürüm
Sanki hiç gitmemiş gibi...
Sen gittin de ne sanki, zaman durdu mu yaşadığım şehirde?
Güller soldu mu gönül bahçemde, papatya mevsimini mi şaşırdı?
İçimdeki çocuk mu büyüdü mü yoksa sana muhtaçlığı bitti mi?
Hayır, tek değişen sen oldun bir de dinlediğim şarkılar…
Neşe içinde dinlediğimiz her şarkı,
Şimdi hayal çeşmesi gibi yüreğimi hüzne akıtıyor.
Nerede bir ayrılık şarkısı duysam kulak kesiliyorum
İçinde sanki hep ben varım.
Şarkılar seni hatırlatmak için yemin etmiş
Baharım, yazım tükenmiş güze yüz sürmüşüm
Kendi şarkımda köze dönmüşüm.
Tükeniyor ömürler, tükeniyor zaman
Sevgiler tüketiyoruz bir bir, harcıyoruz yürekleri amansızca
Sırat'ım olmuşsun tökezlemeden geçiyorum seni Sen ise Araf'ta kalıyorsun.
Söyle sevgili hangi sevenin vebali ile yola çıkıyorsun?
15 Ocak 2012
Efsane Etrafoğulları & Paraf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.