1 Mayıs 2011 Pazar

Sakın Unuturum Diye Yorma Kendini


Hatırlar mısın, sevdiğim hiç yangın görmemişsin asıl yangın benim yanımdan gittiğinde olacak demiştin. Şimdi anlıyorum ne demek istediğini. İçimde bir alev var, yavaş yavaş eritiyor. Bilirim geri dön demezsin, bir daha dönme sözü beynimde şimşek gibi çaktıkça, istenmediğim yere çıkıp gelemem.
Bensiz yaşamayı göze aldığını, yüreğine söz geçiremediğinden, devam ettiğini gördükçe, yanında kalmanın nasıl bir ızdırap olduğunu bilemezsin.

Deryalaşır yüreğim ak düşer saçlarıma gitmenin bahanelerini yüklersin sırtıma. Böyledir hayat her şeyinle inandığın gün gelir yalan olur, gün gelir talan eder sırça köşkünü. Izdıraptı madem şimdi geri dönme isteği niye? Hangi avutulmaz arzuların peşineydi gidişin? Cevaplanması gereken öyle çok soru var ki çarmıha geriyorum düşüncelerimi, ikna edemiyorum kendimi. Hadi ikna et beni…

Öfke ile kalkan zararla otururmuş benim kendime zararlarım hep öfke ile ateş alır. Niyetim dönmek değil tek dileğim ardımda kırık bir kalp bırakmamak kısacası aklanmak. Bana olan ilgin bitti, ben de yola düştüm demiştim oysa sana giderken işim var diye sunduğum bahanenin sebebi, bulunduğum durumun ağırlığını kaldıramıyordum. Birkaç gün kafamı dağıtıp geri dönmekti niyetim.

Oysa yap-boz tahtası değildi hayat, zar bir kere atılırdı ya kazanırdın tümden ya da kaybederdin. Sen son oyununu oynadın ama yanlış parktaydın. Bu akşam ölürüm beni kimse tutamaz diye haykırıyor ya şarkıcı hadi gücün yeterse sen sustur beni.

05 Ekim 2010

Paraf & Delikanlı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.