Her zaman susarak sistemi eleştirirlerdi.
Kimileri için bu sessiz çığlıklardır
Kimilerine göre ise anlamsızdır ve
Bir yerden bir yere giderken yürürler
Nerde ve ne zaman duracaklarını bilerek'' demiştin.
Ben ise sana sadece gülümseyerek bir soru sormuştum
Sistem mi?
Sistem sen isen seni eleştiririm sadece
Hiçbir zaman karşılık göremediğimden eleştiririm seni
Diyerek yürümeye başlamıştım.
Nereye demiştin.
İçimdeki isyanı susturmaya
Kadife kale'den çıkarım yola başına taç olmaya
Sendeki beni bulmak, anlamlaştırmak için İzmir'i talan ederim.
Fenerler yakarım gecelerim seninle aydınlansın
Gün ağarırken Bornova'da, ben sana uyanmalıyım.
Avazım yettiğince
Nerdesin ey sevgili diye haykırırım.
Agora meyhanesinde dinlenir sonra yine düşerim yollarına
I. Mehmet Çelebi gibi seni kendi topraklarıma katmalıyım.
Karşıyaka'dan seslenirsin gece elbisen göz kamaştırır
Sonra yürürüm
İçimde doğan güneşe
Bülbül dağından doğan güneş gibi...
Meryem Ana misali olursun el süremem sana
İbadetim olursun, dilimden düşmeyen zikrim olursun.
Ben ise sadece yazarım içindeki beni
Yazdıkça anlamlar bulurum,
Ya Ashab-ı Kehf duası olurum dilinde
Yana yakıla
Ya da Hasan Tahsin olurum
Canhıraş telaşla
Benliğimi ve İzmir'i esaretinden kurtarmak için.
04 Nisan 2011
Efsane Etrafoğulları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.