30 Nisan 2011 Cumartesi

Ahmet Telliye Mektup (Gönderilmemiş Mektuplar)

Aslı yok bu hayatın
Astarı sökük.
Neden ve ne için lanet olası bu kalemi oynatıyoruz Üstad?

Neden ve ne için bakıyoruz insanların kör olduğu yöne doğru?
Bizi de kendilerine benzetmelerine izin veremeyiz.
Neden ve ne için dinliyoruz anlamı olmayan her sesi?
Değersizi bile değerli hale getiriyoruz ama kıymet bilinmiyor ki.
Diğer insanlar gibi sağır ve vurdumduymaz olamaz mıydık?
Sen ile ben
Aslı olmayan dünyada aslımızı yani var olma nedenini arıyoruz.
Sen
!946 yılında Çankırı'nın Eskipazar ilçesinde doğmuşsun
Hasanoğulları ve Pazarören Öğretmen okulları’nde okumuşsun,
İlkokul öğretmeni olmuşsun.
Ve seni komünistlikle suçlayan nesiller yetiştirmişsin.
Yazmışsın sisteme, yazmışsın aşka sevdaya
Yazdığın şiirler yüzünden
O zamanın 80 dönemi devleti düşüncesinin zapt etmiş bedeninle birlikte
Sevgili Üstad seninle ben aynıyız aslında
Şiirler yazıyorum.
80 döneminin sıkıyönetimi yok belki ama
Kitaplardan okuduğum ve sinema belgesellerinden izlediğim kadar
O dönemle bu dönemi kıyasladığım zaman pek fark yok üstad.
İşkence yok tamam kabul ediyorum
Fakat işkenceden beter içimi bir fare misali kemiren aşk var
Aşk zamana ve mekâna göre değişir dediğini duyar gibiyim.
Zaman beklemek ise bir dolabın içinde
Güneşin ışığını görebiliyorsan bir anahtar deliğinden
İçimdeki o aşk bu mu?
Yoksa su mu?
O zaman senin dediğin gibi
Su çürüdü Üstad
Ve adımdan gayrisini bilmiyorum.

30 Nisan 2011

Efsane Etrafoğulları

Bu blog Beste Hanıma ithaftır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.