10 Şubat 2011 Perşembe

Nefes / Nefese


Geçen gün ''Nefes''i izledim. Öncelikle konusundan bahsedeyim. Film 2365 metre yükseklikteki Karabal Jandarma Karakolu'nu korumakla görevlendirilen bir Yüzbaşı komutasındaki kırk askerin hikayesi. Film kürt açılımının hemen ardına geldi. Ben bu açılımla biraz yumuşamıştım. Savaş bitmeli diyordum. Ancak filmi izleyince dağdakilere yüzbinlerce kere öfkem arttı. Çok etkileyici ve ara ara mesaj veren bir filmdi.




Mesela Yüzbaşı, askerlere teker teker söylevde bulunduktan sonra arkasına dönüp kameraya ''sen uyursan herkes ölür'' dedi. Aslında bunu oradaki askerlerin komutanına söylemişti ama kameraya söyleyince bize de mesaj verdiği anlaşıldı. Cephedeki askerlerimizin yaşadığı sıkıntılar, hasretler göz önüne alınmış ve Türk askerinin bu koşullarda bile ne kadar cesur olduğunu da bizlere gösteren bir film. Beni en çok etkileyen sahnelerden biri de karakolun vurulması. O kadar gerçekçi ve etkileyici ki tıklım tıklım olan salonu bir anda yerinden hoplattı. Nefesleri kesen o anları hep birlikte izledik. Ve Kürt olsun, Türk olsun, Çerkez olsun, Laz olsun, o olsun, bu olsun herkes mutlaka etkilenmiştir. Son sahnede sabah canlı kalan asker yere düşmüş halde olan Atatürk büstünü kucağına alır ve arasındaki bağ o kadar gerçekçi ki duygulanmamak elde değil. Ders vermek amaçlı kenarda Türk askeri tarafından yaralanmış bir teröristin kafasına Yüzbaşı silah doğrulttu ve ateş etmedi. Buradaki verilen mesaj ise ''bizler ne İngiliz, ne Amerikan ne de İsrailiz. Bizler düşmanını esir aldığında bile milliyetçilik duygularını, kin ve nefrete dönüştürmeden manevi duyguları ağır basan ve en önemlisi karşımızdakinin düşmandan öte insan olduğunu bilen asil bir millet yani Müslüman Türkleriz''di.



Bunların arasında tebessüm sahneleri de vardı ki bunların hepsi yerli yerinde ve uygun seviyedeydi. Yani her şey dört dörtlüktü. Ben sadece filmin 1/10 'inden bahsettim. Size tavsiyem gidin izleyin.
2.5 Saat sonunda çıkarken alışveriş merkezindeki mağazaların ışıkları kapanmıştı. Tek kalan bizlerdik ve eve giderken hala kafamda sahneler canlanıyor, işin ciddiyetini bir kez daha anlıyordum. Ancak size tavsiyem saat 20.00'den sonra gitmeyin çünkü 23.30'a kadar filmle meşgul oluyorsunuz. Belki de değer...

Oğuz

3 yorum:

  1. Korkmanız gereken sizinle aynı fikirde olmayanlar değildir. Asıl, sizinle aynı fikirde olmadığı halde bunu söyleyecek cesareti olmayanlardan korkun.

    Napolyon Bonapart

    YanıtlaSil
  2. Hayat bizi resmen dört işlemle sınar;
    gerçeklerle çarpar, ayrılıklarla böler,
    insanlıktan çıkarır ve sonunda topla kendini der.

    Tolstoy

    YanıtlaSil

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.