Geçen zaman her şeyi alıp götürdü bizlerden. Eskiden kadınlar sadece evde olur, yemek yapar, çocuk bakarlar ve eşlerini beklerlerdi.
Eşi yeterince para kazanamıyorsa ancak hanımı çalışırdı ve çalışan bayana da acınırdı çünkü bunun bir zorunluluk olduğunun herkes farkındaydı. İşsizlik sorununun bir diğer boyutu da kadınların çalışmak zorunda bırakılması ile ilgilidir diye düşünüyorum ama sadece düşünüyorum bu konuda detaylı bir araştırma yapmadım çünkü benim asıl paylaşmak istediğim konu işsizlik sorunu değil.
Kadının eski hali ile günümüzdeki hali arasında karşılaştırma yapmak istiyorum. Stresli olan günümüz kadınının doğurduğu çocuklar da stres topu olarak doğuyor. Eskiden tek derdi eşini memnun etmek olan kadınlar şimdi hem eşini hem de işinde bir arada çalıştıklarını memnun etmek zorunda kalıyor.
İş yerinde sıkıntı ve her türlü tacizlerle boğuşan kadın eve geldiğinde de belki tüm içine attığı sıkıntıları eşinden çıkarıyordur çünkü eşi geçimini tam sağlamış olsa kadın çalışmak istemeyecektir. Belki de tam tersi kadınlar evdeki tek bir erkeğin egemenliği altına ezilmek istemediğinden işlerinin her sıkıntısına da boyun eğmek zorunda kalıyorlardır. Sonuçta çalışan kadın her zaman özgürdür. Özgürlüğü tadan kadının tekrar özgürlüğünden fedakarlık etmesi ise sadece pembe bir hayaldir.
Hanımeli
Eskiden kadın olmak kolaysa erkek olmak da kolaydı, günümüzün alım şartları ile eskinin alım gücü bir değil. Zaman kadınları ne kadar yıpratıyorsa erkekleri de o kadar yıpratıyor. Bence eski ile günümüzün karşılaştırması yapılırsa herkes zararda, artık ne eskinin ölümüne evlilikleri ve sadakati var ne de sabır olayı var.
YanıtlaSilEn ufak tartışmalarla evlilikler yıkılıyorsa, eşler birbirlerinin ailelerini bile düşman gibi görmeye başlıyorsa çok fazla söylenecek söz yok.
Erkek ve kadın için kar ve zarar aynıdır bir taraf zarar ederken diğeri kar edemez. Ortadaki kayıp herkesin kaybıdır en çok da geleceğimiz olan çocukların kaybı var.