Emniyet Müdürlüğünde ruhsat değişimi ile ilgili işlemler yaptırmam gerekiyordu. Binanın önüne vardığımda bir Trafik Takipçisi yanıma geldi ve ruhsat değişimi için hiç sıra beklemeden hemen işinizi bitirebilirim dedi. Günümü orada harcamak istemediğimden ve iş takibi için istediği ücret makul geldiğinden ve hepsinden daha önemlisi nereye gidip ne yapacağımı da bilmediğim için yanımda bir yardımcının olması cazip gelmişti ve kabul ettim. Hata tamamen bana aittir, güvenmek gibi bir zaafım var.
Kendi yapacağı ücret dahil olmak üzere tüm masrafların tutarını kendisine ödedim. Bazı işlemler yaptı bu arada ben oturup işlemlerin yapılmasını bekledim. İşlemler bitip yanıma geldiğinde biraz beklemeniz gerekiyor dedi. Ne kadar süre beklemem gerektiğini sorduğumda öğlenden sonraki bir saat söylendiğinde ilk şoku yaşadım ve hani beklemeden işlemi yapacaktınız dedim. İşlem arabanın plakasına göre yapıldığı için bu vakitten önce olması mümkün değil cevabını aldığımda şüpheler oluşmaya başladı.
Bu arada dışarı çıktı geri geldiğinde bana 105 Ytl. Geri verdi bu yukarı çıktığınızda ödeyeceğiniz miktar dedi. Bu duruma da bir anlam veremedim hem tüm masraflar için baştan benden toplu bir meblağ alıp sonra bir kısmını geri vererek bunu siz ödeyeceksiniz demesi de şüphelerimi iyice artırdı. O an için yapılan bir iş yoktu varsa da benim aklıma gelmedi. Dedikleri saatte oraya geri döndüm ve sıranın bana gelmesini beklemek için diğer binaya geçtim. Sıramı beklerken aklıma takılanları oradaki bir Polis arkadaşa sordum. Ruhsatımın değişeceğini ve bu işlem için toplam ne kadar ücret ödemeliyim, kapıdaki Trafik Takipçisi benden bu kadar para aldı ama buraya şu kadarını ödemem için geri verdiler diyerek olayı anlattığımda aldatılmış olduğumu öğrendim. Bu durumda ne yapmam gerekiyor benden çok fazla aldılar ve benden sonrakiler için aynı olayın olmasını istemiyorum dediğimde "o fazladan verdiğiniz parayı benim günlük yevmiye ücretim diyebilir, bu nedenle yapılacak bir şey yok" dedi.
Bu arada sırada bekleyen yaşlı bir bey yanıma yaklaştı ve aynı olayın kendi başına da geldiğini ama kendisinden benden alınan paradan daha az alındığını söyledi. Ben Polis arkadaşa anlatırken o da kendisinin aldatılmış olduğunu anlamış. Demek ki Trafik Takipçisi sizin görünüşünüze göre de fazladan alacakları para için bir tarife uyguluyorlar.
Sonunda benim sıram gelmişti işlemimi yaptırdım ve bana verilen mühürlenmiş olan kağıt parçası ile bir sonraki gün gidip ruhsatımı alacaktım ama bu arada yanımda nüfus cüzdanımın fotokopisi yoktu çünkü bunun gerektiğini söylememişlerdi. Tek bildiğim araç sahibinin imzası gerektiğinden benim orada olmak zorunda olduğumdu. Neyse gittim hemen fotokopi çektirip geri döndüm ve nihayet işim bitmişti. Vicdanını paraya satmış olan Trafik Takipçisi o kadar paramı çarptın bari bir fotokopi çektirseydin yine gam yemezdim diye söylenerek geri döndüm.
Fazladan verdiğim para beni fakir etmez, benden alınan o para ile de Trafik Takipçisi zengin olmaz ama insanlığın çürümüş kokuları ile gün gelip kendisine saygısını yitirir.
Trafik Takipçisi ile bundan sonra ölüyorum deseler iş yapmam "tırnağın varsa kafanı kaşı" sözünü de kulağıma küpe yaptım. Ben bu hataya düştüm ve örnek teşkil etsin istedim, sizler benim yaptığım hataya düşmeyin.
Bu durumlar yaşadığınızda ise hemen Savcılığa bir şikayet dilekçesi yazın ki böyle kokuşmuşluklar meydan bulamasın.
Trafik Takipçilerine Yolunmamak İçin?
Paraf
Para ve insan arasındaki karşılıklı ilişki şöyledir:
YanıtlaSilİnsan paranın sahtesini yapar, para da insanın.
Benjamin Franklin