22 Aralık 2009 Salı

Müjdeli Emîr Osmanlı Sultan Fatih Sultan Mehmet Han ( II.Mehmed )

Asya ile Avrupa kıtasını birbirine bağlayan en önemli köprü konumundaki şehir İstanbul'un fethi ile tarihe adını yazdıran Sultan.

Fatih Sultan Mehmed 29 Mart 1432'de Edirne'de doğmuş. Babası Sultan İkinci Murad, annesi ise Huma Hatun'dur. Babası Sultan İkinci Murad, oğlunu Sultan olabilecek gücü ile hükmedecek ve başarı getirecek şekilde yetiştirmiştir. Her alanda konunun ulemalarından dersler aldırmış ve bu eğitimin ürününü de oğlunun başarı ile fazlası ile almıştır.

Fatih Sultan Mehmed, çok yönlü yetişmesi sebebi ile birçok her konuya vakıf olabilen, devlet yönetiminde sert, savaş alanlarında ise ataklığı ile dikkat çekmiştir. Başarılı olmasındaki en büyük desteği yine babası Sultan İkinci Murad'dan almıştır.

Fatih Sultan Mehmed, yedi yabancı dil bilen, muhafazakar, sanatçı, mucit, savaşçı, komutan özellikleri ile devrinin en büyük ulemaları arasında yerini aldı. Bilime verdiği önem dolayısıyla merak ettiği konularda konunun uzmanlarına makaleler yazdırır ve bunları incelerdi.

Fatih Sultan Mehmed, kendisine eğitim veren hocalarına da çok değer verirdi bunların başında da Akşemseddin hocası gelirdi. Fatih Sultan Mehmed, soğukkanlı, cesur, atak, bilgili, eşsiz bir idareciydi. Eşsiz bir komutan ve idareciydi. Komutanlığı esnasında askerleri onun savaşlarda ön saflarda bulunmasından etkilenirdi. Fatih Sultan Mehmed, askerleri için de güçlü bir komutandı. Yapacağı işleri en yakınlarına bile söylemeyişi onun dirayetindendi.
20 yaşında Osmanlı padişahı olmuş olan Sultan İkinci Mehmed, İstanbul'u fethedip 1100 yıllık Doğu Roma İmparatorluğunu ortadan kaldırması ile de hak ettiği Fatih unvanını almıştır.

Hz.Muhammed'in (S.A.V) hadisi şerifinde müjdelediği İstanbul'un fethini gerçekleştiren büyük komutan olmayı da başaran Fatih Sultan Mehmed, yüksek yeteneği ve dehasıyla dost ve düşmanlarına gücünü kabul ettirmiş bir Türk hükümdarı olarak tarihteki yerini almış ve "İstanbul'u fetheden Komutan, ne güzel Komutan, İstanbul'u fetheden asker ne güzel askerdir" sıfatını kazanma şerefine nail olmuştur.

Fatih Sultan Mehmed, okumaya düşkünlüğü ile bilinirdi. Her alanla ilgili makaleler yanında Farsça ve Arapça'ya çevrilmiş felsefi eserleri okumayı da severdi hatta 1466 yılında Batlamyos Haritasını yeniden tercüme ettirip, haritadaki adları Arap harfleriyle yazdırdığı da bilinmektedir.

Maneviyatının güçlü olması sebebi ile bir komutan olarak asla ele geçirdiği yerlerde zulüm yapmamış, tek ideali olan İslam kültürünü ve medeniyetini gittiği her yere taşımak olmuştur.

Fatih camii yapılırken beğenmediği bir durumdan dolayı Fatih Sultan Mehmed, Rum ustanın elini kestirmiş ve mahkemede kısasa kısas kararı çıkmış, Fatih Sultan Mehmed'in elinin kesilmesi hükmü verilmiştir.

Mimar, kısasa razı olmadığı için Fatih, günde 10 altın tazminata mahkûm olur ve tazminatı kendiliğinden 20 altına çıkarır. Böylece padişahın eli kesilmekten kurtulur. Evliya Çelebi'nin aktardığına göre, karardan sonra Fatih Sultan Mehmed, çıkardığı demir sopayı kadıya göstererek;

"Eğer sen Allah'ın hükmünü uygulamayıp, elimi kesmeye beni mahkum etmeseydin bununla başını paramparça ederdim." der.



Ruhları şad olsun.

1 yorum:

  1. Başarının anahtarı nedir bilmiyorum ama başarısızlığın anahtarı herkesi memnun etmeye çalışmaktır.

    Bill Cosby

    YanıtlaSil

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.