25 Aralık 2009 Cuma

Anlamsız Mısralar


ölüme koşarak gidenler
ölüme selam dururlar
ölümse hazırdır misafirlerine

...
ölüm, dünyanın dönüş hızına orantılı
düşlerim ise tersi yönde...
...
bir ırmağın akışına inat,
güneşi parçalamaya koşuyorum.
dağın zirvesine çıkarak.

dağ ise öyküsünü zirvesinde saklıyor
ulaşılması güç olsun diye...
dağın öyküsü zirvesinde sakladığı kardır.
geçen kıştan kalma...
ve
güneşten kaçabildikçe yaşayan
fakat hiçbir zaman erimeyen!
güneş ise karar vermiş bir kez
bu öyküye son vermeye
bense güneşi parçalamaya koşuyorum...
...
güneş artık sönük ışıldıyor
fakat parçalanan hiçbir şey yok göğsünde
...
yüreğimde

parçalanan her şey ancak
(kor)unu artırmaya yarıyor
yürek yangınlarda çünkü...
...
bir güneş ne yapsın ki tek başına
artık hayat sıradanlaştı diyorsun
oysa,
bulacağımı biliyorum
düşlerimin zirvesindeki karı
geçen kıştan kalmayan
...
her şey isteğin doğrultusunda gidiyor
hey!...
ateş topu-güneş-
...
oysa ne güzeldir dudakların
ve ateş topu gözlerin
kimbilir...
...
güneşim ol.


Arjin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.