24 Ocak 2009 Cumartesi

İyi Niyetim

Bundan tam dört sene önceydi bizim evin yanına izmir'den karşı komşunun ailesi taşınmışlardı. Kader ağlarını boynuma dolayacakmış ama o an bunu hiç bilmeden başlarda pek samimi gelmeyen ama zamanla sempati duymaya başladığım evin kızına...O zamana kadar da hiç bu duyguyu tatmamıştım.

Tiyatroya gidiyor sürekli izlemeye gel yeni oyunumuzu diye beni çağrıyordu... Bu böyle bir ay sürdü en sonunda kaderin ağlarına dolandım ve gittim gittim ama haberi olmadan gittim bir elektrik alıyordum ondan gittim ve sessiz şekilde izledim onu. O an gözümde daha bir güzel daha da cazibeli göründü eve dönerken bütün cesaretimle arkadaşlığımızı bir ilişkiye çevirme teklifinde bulundum...(zamanla pişman oldum ama...oldu bir kere)
Sonunda biz artık sevgiliydik ve tiyatro ile dershane arasında geçiyordu bütün günlerimiz...Günler geçti, tiyatro oyunu kültür merkezinde seyircilerle buluştu ve bütün mahalle oradaydık. Sevgili olduğumuzu bilen yoktu ve benim oraya gitmem belki bir sorun çıkarabilirdi çünkü bütün tiyatro oyuncuları hocaları beni tanıyordu, atın ölümü arpadan olsun dedik ve gittik hocanın yanına durumu anlattık anlayışlı karşıladı bir de benim köylüm çıktı üstelik, bende rahatlamıştım...

Oyun oynandı sonrasında kutlama yapıldı derken hocaları Kızkalesi'ne götürmek istediğini tatili hakettiklerini söyledi sonra bana dönüp ''Mehmet sen de gelebilirsin tabii istersen'' demesin mi?
-"Yok ben gelmeyeyim" dedim ama o anı görmeliydiniz, kıpkırmızı oldum. Nedeni ailesinin yanında demesiydi.
Dershane bizi Erdemli Çamlığı'na götürüyor sınav öncesi stres atmak için diye bir beyaz yalan uydurup kız arkadaşımla gittim, benim amacım deniz veya güneşlenmek değildi bu tiyatro grubunda 5 kız 15 erkek oyuncu vardı. Her ne kadar benimle beraber olduğunu bilseler de yanında bulunmak istediğim için gitme kararı verdim, gittim de...Her şey güzel gidiyordu, kız denize girmem için ısrar etsede benim inadım yanında onun ki biraz hafif kalıyor ve tek giriyor 10 dakika sonra geri geliyordu...Biraz gezelim o zaman dedi belli bir süre sonra, "gezelim" dedim, tenha bir yere gelince anladım niyeti başkaymış tabii bizimkinin :)) masum bi öpüşmeden sonra;

'' Oğlum Mehmet ne yapıyorsun kendine gel, sen kıza zarar gelmesin diye geldin buraya zararı sen vereceksin'' dedim ve o anlık uzaklaştım ondan...
Kafileye geri dönerken telefonum çaldı arayan annem ve mahallede kıyamet kopuyor seninle Sevgi'nin beraber olduğunu öğrenmişler demesin mi!... O an beynimden vurulmuşa döndüm hemen hocaya gittik ve gitmek istediğimizi söyledik o da arkadaşları toparlayıp yola koyuldu...

Mersin-Silifke bir buçuk saat sürüyor ama bana sanki çok daha uzak gibi geldi... Eve dönerken ikimizde planı kurmuştuk ben önce geleceğim, Sevgi arkamdan gelecekti ve ikimizde inkar edecek belli bir süre görüşmeyecektik. Sonunda mahalleye geldim tabii haberim yokmuş gibi herkes bir şeyler söylüyor, ben direkt kızın evine annesinin yanına daldım.

-'' Evet konu nee böyle böyle diyor mahalleli'' dedim.

-'' Yukarı çık annen anlatsın '' dedi ve arkamdan geldi.

Bak oğlum seninle Sevgi arasında böyle bişeyler varmış diyorlar seninle onun arasında dağlar kadar fark var benim kızım okuyacak mevki sahibi olacak demesin mi kocakarı :))
Tabii ben inkar ettim ve kızı da inkar edince olay bir süre kapandı ama o kadının söyledikleri bana çok fena koymuştu o anda...Aradan epey bir zaman geçti ve bir gün Sevgi ile buluştuk aramızda ufaktan bi tartışma geçti ve ben memlekete gittim. Bir-iki gün aramadı beni, bende sinirlidir filan diye üstelemedim daha sonra öğrendim ki biten tiyatroya gidiyorum diye başka biriyle buluşmaya gidiyormuş...Ben bunu öğrendikten sonra atladım otobüse geldim, geldim ki doğruymuş anlatılanlar...
Kızın suratına tükürdüm, oğlanı bulamadım bir bulsaydım zaten bitmişti onun hayat hikayesi sonra kızın annesine bir ufak dokundurmam oldu.

'Haklısın teyzeciğim senin kızınla benim aramda dağlar kadar fark varmış''dedim ve ilişkimi kestim artık ne sokağa çıkıyordum ne de bir selam veriyordum mahalledekilere. Eve kapattım kendimi, kendi ailemle bile çok az konuşur olmuştum. Çünkü benim iyi niyetimi suistimal etmişlerdi oysa ben kızlarına kötü niyetle bakmamış hatta onu korumuştum ama bilemezdim kızın yolunu çoktan sapıttığını, geçen sene gördüm kızı başka biriyle... Bizim mahallede bir komşu söyledi her şeyi anlatmış ona, Sevgi meğer genç kız değilmiş. İzmir'deyken bunu biri kızlığını almış ondan kaçmak için Mersin'e yerleşmişler...
Şimdi şöyle geriye doğru baktığımda Allah'ın sevgili kuluymuşum ben iyi niyetli olmayıp o KızKalesinde şeytana uysam belki de kızı benim üstüme atacaklardı ailesi..Düşünün bir:''O kadar gezdim dolaştım ailesinin yanında her an göz göze idim duyulmadı da benle beraber Kızkalesine gittiğimizde her şey açıklandı.

Hunter38

1 yorum:

  1. İnsan kendi tasarısından başka bir şey değildir; ancak kendini gerçekleştirdiği takdirde varolur; dolayısıyla edimlerinin bütününden, kendi yaşamından başka hiçbir şey değildir...

    Jean-Paul Sartre

    YanıtlaSil

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.