24 Ocak 2009 Cumartesi

Güvenilir Gazete Ve Güvenilir Yazar Olmak

Gazete Yazarlarına takmış durumdayım. Anlayamıyorum, anlamak için uğraşıyorum ama bir türlü çözemiyorum... Ya madem kendi fikrin değil o zaman neden kaleme alıyorsun? Madem yazılana inanmıyorsun da neden yazma gereği duyuyorsun?


Madem yazdın, çizdin o zaman bunun arkasında dur ya da tamamen karşıyım de. Rengini belli et ki biz de bilelim. Flu yazmaya başlayan yazarlardan soğuyorum. Okumak için şevkimi kırıyorlar. Yazı yazmış olmak için mi yapıyorlar yoksa başka bir amaca mı hizmet ediyorlar çözemiyorum. Takıntım tümüne değil elbet. İşini tüm ciddiyeti ile yapana, ağzından ya da kaleminden çıkana sahip çıkan yazarlara saygım sonsuz.

Kendimi bildim bileli gazete okumaya düşkünlüğüm vardır. Ancak yalan haberler ve yalancı köşe yazarları yüzünden elime gazete almak gelmiyor. Bir gazete bir şeyi kafaya takınca sanki hakkıymış gibi o kurum hakkında yazmadığı yalan bırakmıyor. Durum karşısında mahkemeye gidilip tekzip edilmesi istendiğinde ise gazetenin en okunmayan yerine özür, ben yalan yazdım anlamına gelen tekzip yazısını yazarak bu işten sıyrılıyor. Cezası sadece bu olunca gazetecilerin yalan haberlerinin de önüne geçilmiyor.

Hangi mesleki yaparsan yap ama doğru yap. Güven sağlamak zor fakat güveni kaybetmek çok kolay. Bir marka var ve sahibi "bana olan güveni kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ederim."  Diyorken bizim bu şuura erememiş yalancı gazete yazarlarımızın olmasını üzüntü ve utanç ile izliyorum.

Zeytin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.