24 Ocak 2009 Cumartesi

Gücünüz Kime Yetiyor?

Çocuklarının ellerinden tutmuş okula getiriyordu. Gözleri kıpkırmızı olmuş belli ki taze ağlamışlar. Kızarıkken bile öyle şirin görünüyor ki çocuklar, üçünü de ağlatan kim olabilir diye geçiriyorum aklımdan. Hüzün kapladı içimi, acıdım belki de bu duruşlarına.

Meraklı bakışlarla onları izlemeye devam ettim. Anneleri önce 3. sınıfa giden oğlunu sırasına bıraktı sonrada 1. sınıfa giden kızını sırasına götürdü. Bu sırada sürekli çocuklarına dokunuyor başlarını okşuyordu, anladım ki anne yüreği yavrularını teselli etmeye çalışıyor, ben varım endişelenmeyin demeye çalışıyordu. Üzüntüm daha da arttı, merakım da ama soramazdım da, içim içimi yemeye başladı.

Sabahın erken saatinde üçünü de ağlatan olsa olsa evdeki diğer birey yani babaları olabilir diye düşündüm. İçimi bir sıkıntı boğuyordu onlara baktıkça izleri kalıyordu. Kızgındım onları bu hale getiren her kimse, nasıl kıydı bu yavrucaklara diye düşünüp iyice hırslandım. Kadına sorsam "hayırdır niye üçünüzde ağladınız?" desem cevap vermezdi sanırım. Hem ne desin ki nasıl şikâyet etsin, etse bile ben ne yapabilirdim ki?

Tek istediğim onlara destek olmak ve üzüntülerini unutturmaktı. Yaşadıkları üzücü olayın izlerini onların belleklerinden silmek istedim bunu çok istedim.

Çaresizdim, en az onlar kadar çaresiz!

Sustum, yuttum, ince sızımı kimseye belli etmeden oradan uzaklaştım. Hala üzgünüm.

Tal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapmak ve siteye üye olmak isteyenler, Gmail hesabı ile siteye üye olabilir, Sitede yorum bölümünde, “yorumlama biçimi” yazan butondan “Google hesabı” yazanı seçerek yorumunuzu yazabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.